Zamanın birinde bir genç varmış.. Deli gibi sevdiğini bir kız varmış.. Ve onlardan daha fazla kimsenin mutlu olmadıgını sanırlarmıs.. Taki bir gün gelene kadar.. Gencin bir gün kalbi sıkısmıs ve artık normal atmamaya baslamıs.. Ölümden korkmamış.. Sevdiğinin onun arkadasından agıtlar yakıcagını , cıldıracagını biliyormus.. Ve demıskı kendi kendine.. Neden onu üzeyim... Onu bu kadar severken üzülmesine dayanamam deyip bir oyun kurmus kendi kendine.. Kızın kendisinden nefret etmesi için her şeyi yapmıs.. Cunku o zaman sadece sevdiğinin içindeki nefret olucakmıs, acı hüzün değil.. Devam ettirmiş bu oyunu herkesten gizlice.. Tek basına kalkmaya calısmıs altından.. Sevdiği kız ise gerçekten cocugun istediği gibi olmus.. Ondan nefret edıyormus su an.. Cocugun istediği olmus.. Bir gün gormus onu yolda.. Bakmıs kı yüzü gülüyor.. Teşekkür ederim tanrım demiş.. Onun yüzünün gülmesi bile bana yeter sana binlerce kez şükürler olsun.. Yarın o kızın dogum günü.. Cocuga ne mi oldu?
Su anda ekranın karşısında aglamaktan baska bi şey yapmıyor..
Su anda ekranın karşısında aglamaktan baska bi şey yapmıyor..
Edited by axiwellet